Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023’e ait Gelir Dağılımı İstatistiklerini yayınladı. Yapılan araştırmaya göre, en yüksek gelire sahip %20’lik grup, toplam gelirin %48,7’sini elde ederken, en düşük gelire sahip %20’lik grubun aldığı pay %6,1 oldu. Gini katsayısı 0,420 olarak tahmin edildi ve dağılımdaki eşitsizliği gösterdi. Eğitim düzeyine göre gelirler incelendiğinde, yükseköğretim mezunlarının yıllık esas iş geliri 157.851 TL iken, okur-yazar olmayan fertlerde bu rakam 45.637 TL olarak belirlendi.
En yüksek gelir tek kişilik hanehalklarında görülürken, hizmet sektöründe en yüksek ortalama gelir elde edildi. İşverenlerde yıllık gelir 408.174 TL iken, yevmiyelilerde bu rakam 53.334 TL olarak hesaplandı. Gelir dağılımındaki bozulma arttı; P80/P20 oranı değişmeyerek 7,9’da kaldı ancak P90/P10 oranı 14,2’den 13,8’e geriledi. En yüksek payı maaş ve ücret geliri alırken, tarım gelirinin müteşebbis geliri içindeki payı %20,5 oldu.
Yıllık ortalama hanehalkı kullanılabilir geliri 181.200 TL’ye yükselirken, eşdeğer fert geliri 90.116 TL olarak belirlendi. En düşük gelir, çekirdek aile bulunmayan hanelerde görülürken, tarım sektöründe en düşük gelir elde edildi. Gelir eşitsizliği en fazla TR10 (İstanbul) bölgesinde ve en az TR42 (Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu, Yalova) bölgesinde yaşandı. İBBS 2. Düzey bölgelerine göre en yüksek gelir TR10 bölgesinde, en düşük gelir ise TRB2 bölgesinde gerçekleşti.
Bugüne kadar yapılan araştırmalar ve istatistikler, Türkiye’nin gelir dağılımı konusundaki güncel durumu hakkında önemli bilgiler sunuyor. Gini katsayısındaki artış, gelir dağılımındaki bozulmayı gösterirken, farklı eğitim seviyelerinin gelirler üzerindeki etkisi ve sektörel dağılım da dikkat çekiyor. Gelir eşitsizliğinin en fazla olduğu bölgeler ve en düşük gelirin elde edildiği sektörler, ekonomik ve sosyal politikaların belirlenmesinde önemli bir rol oynayabilir.
