MHP lideri Bahçeli’nin İmralı çağrısı üzerinden kopan “siyasi” fırtınayı bazı hatırlatmalar eşliğinde okumakta fayda var.
10 Eylül tarihinde bu köşede kaleme aldığım satırları alıntılayarak başlamak isterim.
Yazının başlığı buna benzerdi.
“Erdoğan’ın yeni davetinde Atatürkçülük tanımı mı olacak?”
O kulis yazısında; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Beştepe ekibinin yeni siyasi işbirlikleri hususunda mesai harcadığını vurgulamıştım.
Yazının asıl kulisi ise başlığa göndermeydi.
CHP ile normalleşme sürecinin peşine, Erdoğan’ın 29 Ekim’deki Cumhuriyet Bayramı törenleri için yeni bir Atatürkçülük ve Cumhuriyet tarifi üzerine çalıştığını yazmıştım.
Çok konuşulacak o tarifin izleri belirginleşmeye başladı.
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sosyal medyadan bu konuya dair bir tarifte bulundu.
Gelelim şimdiye…
Önce Bahçeli’nin çok konuşulan çağrısı sonra Erdoğan’ın yeni bir dönemi işaret etmesi ile ilk durağa geldik.
O durak, yeni Atatürkçülük ve Cumhuriyet tarifiyle tanışacağımız 29 Ekim haftası.
Cumhuriyet Bayramımız ile ilgili resepsiyon davetinde, Meclis tanıklığında ve resepsiyon sırasında Erdoğan’ın bu tarifi vitrinde yer alacak.
Daha önce de söylediğim üzere, elbette çok konuşulacak.
Bu yazıyı kaleme alırken konuşan Gültan Kışanak, “Ben de el yükselterek çağrıda bulunayım. Belki 29 Ekim Cumhuriyet’in ilan edilişinin yıldönümü vesilesiyle Öcalan’ın sesini duyabiliriz” dedi.
Şimdi yazıyı baştan okumak gerekebilir.
Bakalım, neler olacak?
