Ortadoğu’da yaşanan karmaşa ve İsrail’in agresif politikalarıyla birlikte bölgesel çatışmaların artması, Türkiye’nin de yakından ilgilendiği bir konu haline gelmiştir. 7 Ekim’den bu yana yaşanan gelişmeler göz önüne alındığında Türkiye’nin dış politikaya daha fazla odaklanması gerekmektedir. Bu konuda MHP lideri Devlet Bahçeli, Türkiye’nin bölgesel aktör olarak güçlü ve istikrarlı bir pozisyon alması gerektiğini savunarak DEM Parti’ye el uzattı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada terörün son bulması gerektiğine vurgu yaparken, terörist liderin tecridinin kaldırılması durumunda DEM Parti liderinin TBMM’de konuşabileceğini söyledi. Bahçeli’nin Öcalan’a olan çağrısı, terör sorununun çözümü için yeni bir yaklaşım önerisi olarak değerlendirildi.
Devlet Bahçeli’nin açıklamalarında terörle mücadelede kararlılık vurgusu yaparak, terör örgütünün lağvedilmesi için gereken adımların atılması gerektiğini belirtmiştir. Yeni yasal düzenlemelerle terör sorununun tamamen bitirilmesi ve ülkenin geleceğe daha güvenli bakabilmesi için çaba harcanması gerektiğini ifade etmiştir.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, Devlet Bahçeli’nin önerilerini destekleyerek Türkiye’nin bekasının önemine vurgu yapmış ve terörle mücadelede yeni adımlar atılmasının gerekliliğini vurgulamıştır. Bahçeli’nin ‘İmralı’ çıkışını açılım olarak değil, kardeşlik ve birlikte yaşama kültürünü güçlendirmek olarak yorumlamıştır.
Türkiye’nin, bölgesinde lider ve küresel düzenin içerisinde söz sahibi olma iddiası olduğu belirtilmiştir. Bölgede yaşanan gelişmeler göz önüne alındığında Türkiye’nin tarihi bir fırsatı kaçırmaması gerektiği vurgulanmıştır. PKK ile mücadelede silahlı mücadele aşamasının büyük ölçüde tamamlandığı ve demokratikleşme adımlarının terörün kökünü kazımak için önemli olduğu belirtilmiştir.
Devlet Bahçeli’nin vurguladığı Türkiye’nin bekası ve huzuru için atılan adımların önemi üzerinde durulmuştur. Türk milletinin her kesiminin huzur ve refah içinde yaşamasını sağlamak için yapılan çağrının Türkiye’nin içinde bulunduğu zorlu süreçte önemli bir adım olduğu vurgulanmıştır. Türkiye’nin bölgede etkin ve güçlü bir aktör olarak pozisyonunu sağlamlaştırması ve terörle mücadelede kararlılıkla ilerlemesi beklenmektedir.
