Durum böyle olunca geçtiğimiz haftalarda toplu balık ölümlerinin yaşandığı İzmir Körfezine Uzundere Deresinden adeta zehir aktı.
Yaşananlara isyan eden Uzundere Harmanyeri Kentsel Koruma Derneği Başkanı Süleyman Gür, İZSU Genel Müdürlüğü ile Karabağlar Belediyesi’nin dere havzası içinde kalan kaçak işletmelere göz yumduğunu öne sürdü. Kaçak işletmelerin ağır metal içerikli atıklarını dere yolu ile İzmir Körfezine bıraktığını belirten Gür: “Uzundere Deresi, körfeze akan Meles Çayını besleyen en büyük ikinci debiye sahip dere yatağı. Dere aynı zamanda Gaziemir ile Karabağlar ilçeleri arasındaki sınırı da belirliyor. Buradan resmen körfeze zehir akıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi eğer balık ölümlerini durdurmak istiyorsa önce buradaki kaçak işletmeleri ortadan kaldırmalı.” ifade etti.
BU NASIL KORUMA
İzmir Büyükşehir Belediyesinin hazırladığı raporlarda Uzundere Deresi’nin bulunduğu alanın havza olarak geçtiği ve koruma altında olduğunu belirten Süleyman Gür: “Bu nasıl koruma anlamış değiliz. Dere havzasında çok sayıda kaçak işletme mevcut. Kaçak oldukları için hiçbirisinin de çevresel etki değerlendirme raporu yok. Hiçbir şekilde denetlenmiyorlar.” Diye konuştu.
KAÇAK İŞLETMELERE GÖZ YUMULUYOR
Bölgedeki kaçak işletmelerin yıkılması, faaliyetlerine son verilmesi için defalarca hem Karabağlar Belediyesi’ne hem de İZSU Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunduklarını fakat hiçbir sonuç alamadıklarını belirten Uzundere Harmanyeri Kentsel Koruma Derneği Başkanı Süleyman Gür: “Gelip idari işlem yapıp gidiyorlar. Yıkım işlemini bir türlü yapmıyorlar. Bu dere İZSU Genel Müdürlüğü kontrolünde ve denetiminde bir dere. Buradaki işletmeler resmen korunup kollanıyor. Birileri insanların gözünün içine baka baka bu işletmelerin ruhsatsız olarak faaliyet göstermesine göz yumuyor. Karabağlar Belediyesinin başında çevreci olarak geçinen uzun yıllardır Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanlığı görevini yürütmüş bir başkan var. 6 aydır belediye başkanlığı koltuğunda oturuyor. Gelsin kendi ilçe sınırları içinden geçen dereleri bir kontrol etsin. Bunu her seferinde biz mi söyleyeceğiz.” diye konuştu.
DERELER KADERİNE TERK EDİLMİŞ DURUMDA
İZSU tarafından denetlenmesi gereken derelerin kaderine terk edilmiş durumda olduğunu öne süren Gür: “Önümüz kış, Bir süre sonra yağışlar başlayacak. Dere üzerindeki bentler yıkılmış durumda. Bu dere kuvvetli bir sağanak yağışta binlerce kişinin can ve mal güvenliğini tehlikeye atacak bir sel ve su baskınına neden olabilir. Böyle bir felaketle karşı karşıya kalınmadan mutlaka önlem alınmalı, kaçak yapılar yıkılıp dere ıslahı hızlı bir şekilde yapılmalı. İzmir Körfezinde toplu balık ölümleri oldu. Bilim kurulu acil eylem planı hazırladı. Acil eylem planında yer alan maddeler tam da bizim ortaya koyduğumuz konuları içeriyor. Biz çevre sakinleri olarak ‘Bu derede çevre katliamı var. Gel gereğini yap’ diyoruz kimse dikkate almıyor. Bugün dereye kirlilik akıtan işletmeleri denetlemeyeceksen ruhsatsız çalışan işletmeleri yıkıp kirlilik kaynağını ortadan kaldırmayacaksan ne zaman kaldıracaksın. Bugün o gün.” söyledi.
