İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Tuzla Tepeören Mahallesi’nde bulunan 174 bin metrekarelik alanda yapılmak istenen ticaret ve konut inşaatını durdurmak için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayladığı planların iptali için dava açtı. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün, mahkemenin planların yürütmesini durdurduğunu açıkladı.
Akgün, İstanbul’un kuzeyine yapılaşma baskısının her geçen gün arttığını belirterek, Tuzla’da kamusal amaçlı yeşil alan olarak ayrılan bölgenin imara açılmasına karşı olduklarını vurguladı. Mahkemenin verdiği kararda, planların üst ölçekli çevre düzeni planına aykırı olduğu ve mülkiyet sorunlarına yol açabileceği belirtilerek, planların imar mevzuatına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına aykırı olduğu gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verildi.
Bu karar, İBB’nin kamu yararını gözeten ve doğal alanların korunmasını önemseyen politikalarıyla uyumlu bir şekilde alınmıştır. İstanbul’un hızla değişen ve betonlaşan yapılaşmasına karşı koruma tedbirleri alınması, yeşil alanların ve tarım alanlarının korunması, su havzalarının tahrip edilmemesi için atılan adımlar önemli bir adımdır.
Tuzla Tepeören Mahallesi’nde bulunan bu 174 bin metrekarelik alanın imara açılmasının engellenmesi, doğaya ve kamusal alanlara verilen değerin bir göstergesidir. Bu tür alanların sürdürülebilir şekilde korunması ve yaşanabilir bir çevre yaratılması için alınan kararlar, İstanbul’un geleceği açısından büyük önem taşımaktadır.
İBB’nin aldığı bu karar, sadece Tuzla Tepeören Mahallesi’ndeki alanı değil, genel olarak İstanbul’un planlı ve sürdürülebilir kentleşme politikalarını da yansıtmaktadır. Kentlerin gelişimi ve büyümesi, doğal kaynakların korunması ve çevrenin dengede tutulmasıyla mümkün olacaktır. Bu nedenle, kamusal alanların korunması ve doğaya verilen önemin devam etmesi büyük bir önem arz etmektedir.
Sonuç olarak, İBB’nin Tuzla’daki imar planlarının durdurulması kararı, doğaya ve kamusal alanlara verilen değerin bir göstergesi olup, İstanbul’un sürdürülebilir bir geleceğe doğru ilerlemesine önemli bir katkı sağlamaktadır. Bu tür kararların alınması, kentlerin doğal dengeyle uyumlu bir şekilde gelişmesine yardımcı olacaktır.
