İstanbul merkezli bir hastanede ortaya çıkan sağlık skandalı, 12 bebeğin ölümüne neden olan bir sağlık çetesinin faaliyetlerini ortaya çıkardı. Doktor ve hemşirelerin de dahil olduğu çete, yeni doğan sağlıklı bebekleri yoğun bakıma alarak günlük 8 bin TL fatura keserek 1 milyar TL’den fazla haksız kazanç elde ettiği iddia edildi. Bu durum üzerine soruşturma başlatıldı.
Soruşturmayı yürüten savcı, sanayici Mustafa Kemal Zengin tarafından makam odasında tehdit edildi. Zengin, kendisini eski İçişleri Bakanlığı Müsteşarı olarak tanıtarak, bazı şüphelileri serbest bırakmazsa ailesine zarar verebileceği ve suikast düzenlenebileceği şeklinde savcıyı tehdit etti. Savcı, bu tehditleri kanıtlayabilmek için o anları kayıt altına aldı.
Mustafa Kemal Zengin’in aynı zamanda Zen–Petro Kimya ve Maden Sanayi Ticaret Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı olduğu ve Malatya Valisi Ersin Yazıcı’yı tehdit ettiği ortaya çıktı. Ziyaret, Valilik tarafından resmi sosyal medya hesabından paylaşıldı ve Zengin’e “hayırsever iş insanı” şeklinde atıfta bulunuldu.
AKP Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Mustafa Kemal Zengin ile yaptığı telefon görüşmesini sosyal medya hesabından duyurarak, Zengin’in Malatya’da bir okul inşa etmek istediğini ve bu nedenle görüşmelerin başlayacağını belirtti. Ölmeztoprak, bu çabaları için Zengin’e teşekkür ederken, en kısa sürede okulun inşaatının başlamasını temenni etti.
Bu olaylar, sağlık sektöründeki yolsuzluk ve tehditlerin ne kadar ciddi boyutlara ulaşabildiğini göstermesi açısından dikkat çekici bir örnektir. Haksız kazanç elde etmek amacıyla masum bebeklerin hayatlarının riske atılması ve yetkililerin tehdit edilmesi, toplum sağlığı ve güvenliği açısından büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Soruşturmanın adil bir şekilde yürütülerek, suçluların adalet karşısına çıkarılması gerekmektedir. Sağlık sektöründe benzer skandalların yaşanmaması için daha sıkı denetim mekanizmaları oluşturulmalı ve suç işleyenler caydırıcı cezalar ile karşılaşmalıdır.
