Sıla bebek olayının ardından Elazığ’da yaşanan 5 yaşındaki çocuğun dayı tarafından istismar edildiği iddiası gündeme geldi. Baba Fikri Çelik, çocuğunun sünnet sonrası yaşadığı cinsel istismarı öğrenmesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulundu. Aynı evde yaşayan 5 yaşındaki kızının devlet korumasına alınmasını isteyen baba Çelik, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na başvurarak durumu dile getirdi.
Baba Fikri Çelik’in başvurusu üzerine Elazığ Valiliği Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğü harekete geçti. Yapılan araştırmada, dayı ile kız çocuğunun aynı evde olduğu tespit edildi. Bu durum üzerine Elazığ Çocuk Mahkemesi, çocuğun korunması için acil bir karar aldı. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 9’uncu maddesi gereğince, 5 yaşındaki E.H.Ç. için “koruyucu ve destekleyici tedbir olarak 1 aylık süre ile acil koruma altına alınmasına” karar verdi.
Baba Fikri Çelik, çocuğunun maruz kaldığı istismarı öğrenmesi üzerine adaletin peşinden koşmaya kararlı. Sünnet sonrası tedavisi sırasında çocuğun cinsel istismarı gün yüzüne çıktığında, baba hemen harekete geçerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Aynı evde yaşanan travmatik olayın ardından çocuğun devlet korumasına alınması için mücadele veren baba, Elazığ Valiliği Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğü’nde yapılan araştırmanın ardından çocuğun korunması için acil bir karar alındığını öğrendi.
Elazığ’da yaşanan istismar olayı, toplumda büyük infial yaratırken, çocuk istismarına karşı duyarlılığın artması gerektiği vurgulanıyor. Acil koruma kararı alınan 5 yaşındaki E.H.Ç.’nin korunması için devletin ve hukukun gerekli adımları attığı belirtilirken, istismara uğrayan çocukların hakları ve güvenliği için alınacak tedbirlerin önemine dikkat çekiliyor.
Baba Fikri Çelik, çocuğunun yaşadığı travmayı duyurmak ve adaletin sağlanmasını sağlamak için her türlü yolu deniyor. Dayısından istismar gören çocuğun korunması için mücadele veren baba, hukuki sürecin takipçisi olarak çocuğun güvenliğinin sağlanmasını istiyor. Toplumda çocuk istismarına karşı duyarlılık artarken, devletin ve hukukun çocukların haklarını korumak adına adımlar atmaya devam etmesi bekleniyor.
