CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı Edirne Cezaevi’nde ziyaret etti ve Demirtaş’ın yaptığı çağrı metnini destekledi. Özel, “Altını imzalıyorum” diyerek Demirtaş’ın görüşlerini onayladığını belirtti. Özel’in konuşmasında öne çıkan başlıklar arasında İstanbul Sözleşmesi’nin iptali ve kadına yönelik şiddetin devlet tarafından desteklenmesi olaylarına değindi. Kadın cinayetlerinde artış gözlenmesinin nedeninin, devletin kadınların haklarını yok sayması olduğunu belirtti.
Özel, NARİN İDDİANAMESİ olarak adlandırdığı konuda, cinayetin işlenme sebeplerinin soruşturma dosyalarında yer almadığını ve adaletin sağlanamadığını dile getirdi. Hükümetin seçim öncesinde verdiği sözleri tutmadığını da vurguladı. Ayrıca, MHP lideri Bahçeli’nin açıklamalarıyla ilgili de önemli bir eşikte olduklarını belirtti. Bahçeli’nin sözlerinin terör örgütünün varlığı ve çözüm sürecinde önemli bir adım olabileceğine dikkat çekti.
CHP liderinin konuşmasında Kürt sorunu ve terörle mücadele konularına da değinildi. Türkiye’deki Kürt sorununun, Kürtlerin ve devletin katılımıyla çözülebileceğini vurguladı. Kürt sorununun sadece Kürtlerin değil, tüm Türkiye’nin sorunu olduğunu ve çözüm sürecinde 86 milyonun temsilcilerinin rol alması gerektiğini belirtti. Ayrıca, Cumhur İttifakı’nın Kürt sorununu görmezden geldiğini ve çözüm sürecinde riskler barındırdığını ifade etti.
Özgür Özel, Diyarbakır’da yaşanan olaylara da değinerek sürecin dikkatlice yönetilmesi gerektiğini vurguladı. Kürt sorununun çözümünde parlamentonun ve tüm Türkiye’nin katılımının gerekliliğine dikkat çekti. Son olarak, Cumhur İttifakı’nın gerçek sorun yerine yanlış konularla ilgilendiğini ve çözüm sürecinin gerçek hedefinden sapabileceğini belirtti.
Özel’in konuşması, Türkiye’nin içinde bulunduğu karmaşık sorunlar ve çözüm süreçlerine ışık tutan önemli bir değerlendirmeydi. MHP lideri Bahçeli’nin açıklamalarıyla ilgili doğru ve sağduyulu bir bakış açısı sunuldu. Kürt sorunu ve terörle mücadele konularında ortak bir çözüm bulunması gerektiğine vurgu yapıldı. Türkiye’nin geleceği adına önemli bir konuşma ve çağrı içeriyordu.
