Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) borçlu olan işverenlerden çok özellikle CHP’li belediyelere gönderdiği “Haciz tebligatları”yla gündemde. Üstelik bunları yaparken, SGK’nın yönetmeliğini bile “Yok” saydığını görüyoruz. Belediyeyi devralan yeni başkanlar, belediye binasının önüne eski başkandan ne kadar borç kaldığını halka duyurdu. Aslında belediyelerin borcunun olması doğal. Yeter ki o paralar keyfi değil, hizmet için harcanmış olsun.
“Sosyal Güvenlik Kurumu”na Prim Borcu olan İşverenlerin Kamuoyuna Açıklanmasına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”, 4 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 409 ve 411 maddelerine göre ödeme tarihi altı aydan daha uzun süre gecikmiş ve SGK Yönetim Kurulu tarafından her yıl için belirlenecek tutardan daha fazla prim borcu olan tüm işverenlerin, yönetmelikle belirlenen usul ve esaslara göre her yıl Mart-Haziran döneminde SGK internet sitesinde liste halinde ilan edilmesi gerekiyor.
BIRAKIN AÇIKLANMASINI, GİZLENİYOR
SGK’ya belli bir miktarı geçen sigorta borcu bulunan kişilerin, şirketlerin, belediyelerin isimleri 7 yıl öncesine kadar kamuoyuna açıklıyordu. Böylece, hangi işverenin SGK’ya ne kadar borcu olduğu SGK il binalarının önüne asılıyordu. Bununla da yetinilmeyip SGK’nın internet sayfasında da o isimler duyuruluyordu. Böylece, bir şirket hakkında bilgi edinmek isteyenler, SGK primlerinin yatırıp yatırılmadığını, o şirketin durumu hakkında fikir sahibi oluyordu.
Bu uygulama hayli etkili oluyordu. İş insanları, SGK’ya olan borçlarının kamuoyuna açıklanmasından rahatsız oldu. Yönetmelikte değiştirilmese de, SGK borcu belli bir limiti aşan işverenlerin isimlerini bırakın açıklamayı, gizli tutmaya da büyük özen gösterdi. Açıkçası yönetmelik çiğneniyor, borçlu işverenler, belediyeler açıklanmıyor. O zaman bir zahmet yönetmeliği de değiştirin. Hem yönetmelik var, hem çıkardıkları yönetmeliğe uymayan bir SGK yönetimiyle, bakanla karşı karşıyayız.
CHP’Lİ BELEDİYELERE GELİNCE
SGK yetkilileri, işverenlerin baskısı sonucu, SGK’nın borçlu işverenleri, şirketleri ve kuruluşları açıklamaktan baskılar nedeniyle vazgeçildiğini söyledi. Şimdi anlaşılıyor ki sadece CHP’li borçlu belediyelerin duyurulması için yönetmeliği değiştirmiyorlar. Açıkçası görevlerinin gereklerine aykırı hareket ediyorlar.
CHP’nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, diğer partilerden belediyeyi devralan 100 belediye başkanına eski yönetimden yaklaşık 30 milyar lira borç kaldığını belirtti. Keşke bununla sınırlı olsa. 53 milyon lira borcu olan Kınık Belediyesi’nin borçları AKP’li başkan tarafından yapılandırılmış. Ancak buna rağmen borçlar ödenmemiş. Yeniden yapılandırılmış yine ödenmemiş. Böylece Kınık Belediyesi’nin borçları yeni başkan CHP’li Sema Bodur’un üzerine kaldı.
İki kez yapılandırma gereği ödeme yapılmazsa, yapılandırma da bozuluyor. Yani yeni başkanlara hem ağır yük, hem de bozulmuş yapılandırmalar bırakıldı. Yapılandırmaların bozulmasında da yeni başkanların ne günahı var? Önceki başkan borcunu ödememiş, yapılandırma istemiş, yerine getirilmiş. Onları da ödememiş. Yapılandırma iki kez bozulduğu için CHP’li başkana yapılandırma fırsatı bile tanınmıyor. Bakan ve SGK yetkililerin, yeni başkanlardan kaynaklanmayan bu sorunu çözmesi, onlara için de borçların yapılandırmasını yolunu açması gerekiyor.
15 GÜN İÇİNDE ÖDEYİN
Belediyelere haciz tebligatları gönderilmeye devam ediyor. Yazının gönderildiği tarih itibariyle toplam borç belirtiliyor, tahsil tarihine kadar gecikme cezası ve gecikme zammı da tahakkuk ettirileceği belirtiliyor. Söz konusu borcun ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ödenmesi gerekiyor. Borcunu ödeyemeyecek durumda olan belediye başkanları, borcunu karşılayacak değerde mal bildiriminde bulunabilecekleri yazıda belirtildi.
Belediye başkanları şu günlerde hayli tedirgin. Borçlarına karşılık arsi, bina satışı yapmak için bütçelerini yaptıktan sonra asgari ücretin arttığını, buna paralel olarak SGK primleri de arttı. Borçlar enflasyon oranında yükseldi. Belediyeler “Ödemeyelim” demiyor ama bazı kolaylıklar sağlanmasını da istiyorlar.
CEZALANDIRILACAK OLAN
Önceki başkanların borçlarını ödemedikleri için bina, arsa satışına hazırlanıyorlar. İstekleri de var. Önceki dönem borçlarının faizleri silinsin. Belediyelerin İller Bankası kesintilerinin belli bir süre uygulanmaması, borçların yapılandırılmasını talep ediyorlar. Borcu olan bazı AKP’li belediyelere de göstermelik olarak haciz tebligatları yapıldı. Onlarda aynı sorunla karşı karşıya.
Unutmayalım, belediyelerin pandemi döneminde hem gelirleri yarıya indi, hem de belediye ile doğrudan ilgili olmayan bir çok işler belediye tarafından yerine getirildi. Yalnız belediyeler borçlu değil, Devletin bir çok kurumu da borç içinde. Belediye borçları siyasi malzeme yapılmamalı. Belediyelerin cezalandırılması demek, halkın cezalandırılmasıdır.
AKP’nin seçim beyannamelerinde hep “Yerel yönetimlerin güçlendirileceği” belirtiliyordu. Bırakın güçlendirmeyi belediyeler ayakta duramaz, işini yapamaz hale getirildi. Önceki dönemlerin borç yükünün altından mevcut belediye başkanlarının kalkması hayli zorlaşacak. Arsa satacak, varsa gayrimenkullerini satacak. Yerel yönetimler böyle mi desteklenecek?
