Yalçın, Türk milletinin tarih sahnesine çıktığı devirlerden itibaren kurduğu bütün devletlerin yönetim sistemine, milli egemenlik ve birlik anlayışının şekil verdiğini belirtti. Tanrı kutuna dayanan Türk cihan hakimiyeti ülküsünün peşinde doğudan batıya ilerleyen Türklerin, hem devlet geleneklerini hem de yönetim ve milli egemenlik anlayışlarını yeni coğrafyalara taşıdıklarını ifade etti. Milletin egemenlik azmi, Anadolu toprağını ulu bir çınarın kökleri gibi sarıp sarmalamış, varoluş refleksi onu beslemiş, birlik iradesi de sosyal yapıyı mayalamıştır.
Yalçın, Türk milletinin varoluş iradesinin Osmanlı Devleti’nde, daha sonra da Türkiye Cumhuriyeti’nde tecelli ettiğini vurgulayarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin Türk milletinin son büyük eseri olduğunu kaydetti. Türkiye’nin her alanda olduğu gibi siyasette de zengin kültür mirasının etkisiyle şekillendiğini belirtti ve MHP gibi bir siyasi partinin varlık refleksine dayalı olarak hürriyet ve bağımsızlık amacına adandığını ifade etti.
Yalçın, MHP’nin iç ve dış tehditlere karşı devlet kurumlarının ve toplumsal dokunun mukavim ve sağlam kalmasını sağlamak için birleştirici ve kaynaştırıcı bir parti olduğunu belirtti. Bölgede ve dünyada yaşanan gelişmelerin sadece MHP’yi değil, Türkiye’deki tüm siyasi partileri aynı mesuliyet dairesine aldığını ve aynı vazifeyi icra etmeleri gerektiğini ifade etti.
Devlet Bahçeli’nin son günlerde sergilediği yapıcı tavırın ülkenin birlik bütünlük resminin oluşturulması için gösterdiği çabanın bir yansıması olduğunu belirten Yalçın, Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğini ve milli çıkarlar doğrultusunda kavga ve siyasi mücadele kurallarını belirlemenin önemine vurgu yaptı. Ayrışma, kamplaşma, kutuplaşma devri olmadığını belirterek, Türkiye’nin bölgede kalıcı istikrar ve barışı sağlama umudu olduğunu vurguladı.
Yalçın, Türkiye’nin diplomatik, siyasi ve askeri adımlarını bölgedeki duruma göre şekillendirmesi gerektiğini ve caydırıcılığını ortaya koymasının önemini belirtti. ABD’nin YPG’li teröristlerle işbirliği yaparak İran’a karşı bir kara harekatı başlatma olasılığının bulunduğunu aktardı ve bölgede kalıcı istikrarın tek umudunun Türkiye olduğunu belirtti.
Türkiye’nin bölgedeki sorunların temelinde, Osmanlı Devleti’nin parçalanmasının ardından kurulan suni devletler haritasının yattığını belirten Yalçın, bölgedeki devletlerin haritalarının İngiliz siyasetinin bir ürünü olduğunu ifade etti. Türkiye’nin tarihinden gelen devlet tecrübesi ve yönetim anlayışı ile en güçlü ülkelerden biri olduğunu vurgulayarak, Türkiye’ye yönelik İsrail odaklı yayınların dikkat çektiğini belirtti.
Yalçın, Türkiye’nin etrafında yangınlar oluşurken muhalefetin erken seçim talepleri üzerine değerlendirmelerde bulundu. Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin talimatıyla yeni bir bölgesel toplantı trafiği organize edildiğini ifade ederek, ilk toplantının 29 Ekim 2024 tarihinde Erzurum’da gerçekleştirileceğini ve toplamda 27 bölge toplantısının planlandığını bildirdi. Toplantılarda partinin politikalarının açıklanacağını ve bölgesel ve küresel konularda fikir alışverişi yapılacağını belirtti.
